(14) EMO-KMO-MADENMO-MMO: Yatağan Termik Santrali'ndeki kazanın nedeni bakım, onarım, yenileme çalışmalarının yapılmaması ve kamusal denetim eksikliğidir

Muğla’nın Yatağan ilçesindeki Yatağan Termik Santrali’nde kazanları besleyen kömür bant sisteminin çökmesi sonucu oluşan kazada 11 kişi yaralı olarak kurtarılırken göçük altında kalan 2 işçi yaşamını kaybetmiştir.

İSG’nin önemi ve yapılması gerekenler
Bu olay, işçi sağlığı ve iş güvenliğinin (İSG) önemini bir kez daha ortaya koymuştur. Sorunların çözümü için düzenleyici mevzuatın varlığı zorunlu bir önkoşuldur. Yasal metinler ne kadar nitelikli olsa da uygulamaya nemelazımcılık egemen ise, karşı karşıya kaldığımız sorunlar çözülmez. Sorunların çözümü için, önce sorun ve nedenleri doğru tanımlanmalı, sonra sorunu ötelemek veya gizlemek için değil bütünüyle ortadan kaldırmak için yapılması gerekenler belirlenmeli, belirlenen önlemler eksiksiz uygulanmalı ve uygulamaların doğru yapılıp yapılmadığı denetlenmelidir.

Tarım, maden, inşaat, enerji, imalat sanayi vb. bütün sektörlerde kullanılan makina ve ekipmanların normal bakım ve onarımı düzenli olarak yapılmalı, bakım ve onarımın düzgün yapıldığı, makina ve ekipmanların çalışanlar için bir risk oluşturup-oluşturmadığı periyodik bakımlarla kontrol edilmelidir.

Kazaların teknik nedenleri ve önlemleri
Yatağan Termik Santralında madenlerde çıkarılan kömürün santral sahasına taşınması için kullanılan kömür nakil sisteminin göçmesi ile sonuçlanan kaza, alınması gereken önlemleri ve yapılması gereken çalışmalara bir kez daha işaret etmiştir.

Her kazanın teknik bir nedeni vardır, bu kazanın da olası teknik nedenleri vardır. Ortam ve iklim şartlarının hızlandırıcı etkisiyle korozyon, metal yorgunluğu, mekanik arızalar gibi sebeplerle konveyör sisteminin çalışma kapasitesinde düşme ve aynı hatta daha fazla yük ile çalıştırılmaya devam edilmesi kazaya neden olmuş olabilir. Konveyör sisteminin taşıyıcı kolonları, oluşan korozyon ve metal yorgunluğu nedeniyle konveyör sistemini ve taşınan kömürün yükü taşıyamaz hale gelerek çökmelere neden olmuş olabilir. Kaynaklı veya perçinli birleştirmelerde oluşan çatlaklar, yapılan iyileştirme ve tamiratların yetersiz olması veya yeterliliğinin tespit edilmemiş olması da diğer bir sebeptir. Yapılan bilirkişilik incelemeleri ile kazanın nedeni netleşecektir. Ancak iş kazalarının/cinayetlerinin ortak nedeni, sermaye ve devletin işçilerin canını önemsememesidir.
İşçi sağlığı ve güvenliği ile biraz ilgisi olan herkes bilir ki bütün kazalar öngörülebilir. Her kaza yönetim sistemi kurulması, mühendislik ve idari önlemlerin alınması ile önlenebilir. Kaza meydana gelmesi olasılığı da göz önünde bulundurularak zarar azaltıcı önlemler alınır. Olumsuz durumlara yönelik acil durum planlaması yapılır, kriz yönetimi sistemi kurulur.

Kazaların özelleştirme kaynaklı nedenleri
Ancak özelleştirme, taşeronlaşma, rodövans (kiralama) gibi yanlış uygulamalarla kamu kurum ve kuruluşlarında uzun yıllar sonucu elde edilmiş olan bilgi ve deneyim birikimi kaybedilmekte ve adeta bu tür iş kazalarına çağrı yapılmaktadır. Özelleştirilecekleri gerekçesi ile kamu elindeyken de, uzun zamandır bakım/onarım/yenileme çalışmaları aksamış olan termik santralları devralan ve genellikle maden ve santral işletmeciliğinde yeterli bilgi ve deneyim sahibi olmayan özel şirketler de, bir an önce ve her ne pahasına olursa olsun üretimi arttırma tutkusu ve çalışanların hayatına mal olma pahasına da olsa İSG kurallarını dikkate almamakta, bakım/onarım/yenileme çalışmalarını yapmamaktadır.

Yatağan Termik Santralında kömür taşıyıcı sistemde ve taşıma kolonlarında gerekli onarım ve yenilemenin yapılmamış olması, yalnızca bilgi yetersizliği ve tecrübesizlik olarak değerlendirilmemelidir. Teknik bilgiye dayalı bakım ve denetim mekanizmalarının olmadığı bir sistemde bu kazalar artarak devam edecektir.

İSG Yasası’nın sorunlu yönleri
İş kazaları sonucu toplu ölümlerin artması nedeniyle 2012 yılında çıkarılan 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası ile iş güvenliği uzmanlığı, hekimliği ve diğer sağlık personeline ilişkin yönetmeliklerin defalarca değiştirilmesine rağmen kazalar ve iş cinayetleri artarak devam etmektedir. SGK verileri de bu yöndedir.

Bilindiği üzere, İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası, İSG konusunu işverenden çok uzmanlara ve hekimlere yüklemiştir. Ayrıca yasa yayımlandığından bu yana iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve diğer sağlık personelinin işyerlerine verecekleri hizmet süresi sürekli olarak azaltılmıştır. Zira amaç, uzman, hekim ve diğer sağlık personelinin işyerlerine maliyetini azaltmaktır. Bu personelin ayda 8 dakika, 12 dakika, 16 dakika gibi çok kısa sürelerle görev yaptığı işyerlerinde iş kazaları ve meslek hastalıklarının azalmasını beklemek mümkün değildir.


Yasa ile işyeri hekimi, mühendis, teknik eleman, hemşire ve diğer sağlık personeline verilecek eğitim hizmetleri, dışarıdan satın alma yoluyla ticari danışmanlık hizmetlerine dönüştürülmüştür. İş güvenliği mühendisliği ile teknisyenlik, “iş güvenliği uzmanlığı” altında bir tutulmuştur. Uzmanlar yanlarında ücretli olarak çalıştıkları işverene bağımlı kılınmış; iş kazalarında işverenlerin sorumluluğu ortadan kaldırılmıştır. Yasadan sonra, yüzlerce eğitim kurumu ve iki binin üzerinde Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimi (OSGB) kurulmuş, fakat yapılan düzenlemeler sonucu bunlar kapanmaya başlamış, ülkemiz “eğitim kurumu” ve OSGB çöplüğüne dönüşmüştür.

Önerilerimiz

  • Sendikaların ve meslek örgütlerinin görüşleri alınmadan yapılan düzenlemeler iş kazalarını azaltmamakta, tersine hatalı ve eksik düzenlemeler iş kazalarının artmasına neden olmaktadır. Tüm çalışanların işçi sağlığı ve güvenliği için, evlere, ocaklara ateşler düşmemesi için; başta Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı olmak üzere tüm kamu yönetimini, aşağıdaki önerilerimize kulak vermeye, dinlemeye, anlamaya ve bir an önce uygulamaya çağırıyoruz.
  • Bakanlıklar ve ilgili tüm kamu kurumları, kamusal denetim yükümlülüklerini yerine getirmelidir. TMMOB’ye bağlı Meslek Odaları olarak bu konudaki çalışmalara katkı koymaya, destek vermeye hazır olduğumuzu önemle belirtmek isteriz.
  • Yatağan santralında çöken konveyör sisteminin, periyodik kontrollerinin yapılması zorunlu ekipmanlar arasında bulunmadığı unutulmamalı, periyodik kontrollerinin yapılması zorunlu olan makina ekipman listesi genişletilmeli, tarım, maden, inşaat, enerji, imalat sanayi vb. bütün sektörlerde kullanılan makina ve ekipmanlarının düzenli periyodik kontrollerinin yapılması mevzuata eklenmelidir.
  • İSG hizmetlerinin “piyasa koşullarında” verilmesi anlayışı dışlanmalı; toplum çıkarı, kamu hizmeti, kamu denetimi anlayışı hâkim olmalıdır.
  • Örgütlenme, toplu sözleşme ve grev hakkının önündeki tüm engeller kaldırılmalı; esnek, güvencesiz, taşeron çalışma biçimleri yasaklanmalıdır.
  • İSG ile ilgili düzenleme ve uygulamalar, ayrımsız, kısıtlamasız bütün işyerlerini ve her statüdeki tüm çalışanları kapsamalıdır. Düzenlemeler “işçi sağlığı ve iş güvenliğinin sağlanmasının öncelikle işverenin görevi olduğu” ilkesinden hareketle yapılmalıdır.
  • İşyerinde tutulan bakım-kontrol raporlarının İSG Kurulu tarafından takibinin yapılması sağlanmalıdır.
  • Bakanlık eliyle işletmeler için hazırlanan risk değerlendirme raporlarında belirtilen eksikliklerin yerine getirilip getirilmediği kontrol edilmeli, giderilmesi yönünde çalışmalar yapılmalıdır.
  • İşyerlerinin denetimi sayıca artırılmalı, idari yaptırımlar ve para cezası da artırılmalı ve mutlaka uygulanmalıdır.
  • Çalışan temsilcilerinin işyerlerinin büyüklüğüne göre belirlenecek süre ile işyerinin bütününde her gün gözlem yapması ve rapor etme olanağı yaratılmalı ve iş güvenceleri olmalıdır.

TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI
TMMOB KİMYA MÜHENDİSLERİ ODASI
TMMOB MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI
TMMOB MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI

TMMOB