2024 yılını emekliler yılı olarak ilan ediyoruz."
Bu sözler, 2024 yılının ilk kabine toplantısının ardından açıklamalarda bulunan AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ait.
Evet, 2024 emeklilerin yılı oldu. Ancak emekliler, Erdoğan'ın o basın toplantısında bahsettiği gibi devreye giren özel hizmetlerle gündeme gelmediler. Emekliler, açlık sınırının altında kalan maaşları ve hayatlarını idame ettirebilmek için çalışırken yaşamlarını kaybettikleri iş cinayetleriyle gündeme geldiler.
Uzun süredir açlık sınırının altında olan ve yeni belirlenen "zamlı" haliyle bile açlık sınırının yarısına ancak ulaşabilen emekli maaşları, emeklilik çağında çalışmak zorunda kalanların sayısını artırdı. Çalışmakta olan milyonlarca emeklinin, iş cinayeti nedeniyle yaşamını yitirmesinde artış gözlemleniyor.
'Zamlanacak' emekli maaşı şimdiden açlık sınırının altında
Açıklanan son verilere göre açlık sınırı 19 bin 926 liraya, yoksulluk sınırı ise 59 bin 353 liraya ulaştı. Söz konusu veriler Mayıs ayına ilişkin olduğu için önümüzdeki günlerde açıklanacak olan Haziran ayına dair verilerde hem açlık hem de yoksulluk sınırının artış göstermesi bekleniyor.
Gıda fiyatları da paralel bir artış göstermekte. TÜİK verilerinden yararlanılarak yapılan hesaplamaya göre resmi gıda enflasyonu ortalama yüzde 70,1 olarak gerçekleşirken, emeklilerde gıda enflasyonu yüzde 86,1 oldu.
TÜİK'in haziran ayı enflasyon verilerini açıklamasıyla birlikte emekli aylıklarında yapılacak artış da iki gün önce belli oldu. TÜİK'in altı aylık enflasyonu yüzde 24,73 olarak açıklamasıyla birlikte SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin yüzde 24,73 oranında, kamu emekçileri ve emeklilerinin yüzde 19,31 oranında maaş farkı alacağı netleşti.
Kök maaşı 10 bin liranın altında kalan 4 milyona yakın emeklinin birçoğu içinse değişen bir şey olmayacak. En düşük emekli aylığı 10 bin lira olmaya devam edecek.
Emeklilik çağındakilerin çalışma oranı artıyor
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) geçtiğimiz haftalarda açıkladığı Hanehalkı İşgücü Araştırması verilerinin ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, işsizlik oranının son 11 yılın en düşük seviyesinde olmasıyla ve işsizliğin geçen aya kıyasla 0,1 puan azalış göstermesiyle övündü.
Ancak Işıkhan'ın başında olduğu bakanlığa bağlı olan Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) tarafından yayımlanan veriler, daha farklı bir gerçekliğe işaret ediyor: İş arayan ve çalışmak zorunda kalan emeklilerin sayısının her geçen yıl artış gösterdiğine...
Geçen yılın Ocak ve Mayıs aylarını kapsayan dönemde 60-64 yaş aralığındaki 2 bin 949 kişi, 65 yaş ve üzeri 860 kişi İŞKUR aracılığıyla işe yerleştirildi. Bu yılın aynı döneminde ise söz konusu sayılar neredeyse iki katına çıktı. 2024 yılı Ocak-Mayıs tarihlerinde 60 ila 64 yaş aralığındaki 4 bin 652 kişi, 65 yaş ve üzeri 1301 kişi işe yerleştirildi. Ancak 10 yıl önceki veriler daha da çarpıcı. 2014 Ocak-Mayıs döneminde İŞKUR tarafından işe yerleştirilen 60-64 yaşındaki kişi sayısı 771, 65 yaş ve üzeri de 265 kişi olarak kayıtlara geçti. Sadece 10 yılda İŞKUR tarafından işe yerleştirilen emeklilik çağında olan kişilerin sayısı 3,5 kattan fazla artış gösterdi.
Yine İŞKUR verilerine göre işsizlik ödeneğine başvuran emeklilerin sayısında da büyük bir artış meydana geldi. İçinde bulunduğumuz yılın ilk dört ayında işsizlik ödeneğine başvuran 60 yaş ve üzeri 3 bin 268 kişiden 1866 kişiye ödenek verildi. 10 yıl önce aynı dönemde ise söz konusu ödeneğe sadece 149 kişi başvurmuş ve bunlardan 69 kişiye ödenek verilmişti. Bu süre zarfında işsizlik ödeneği başvuruları neredeyse 22 kat artarken, ödenek alanlardaki artış ise 27 kat arttı.
İŞKUR verilerinin sadece başvurular ve işe yerleştirmeleri kapsadığı göz önüne alındığında, emekli olmasına karşın hayatını idame ettirebilmek için kayıtdışı çalışmak zorunda kalan milyonlarca emekli bulunuyor.
İş cinayetleri artıyor
Öte yandan iş hayatı da emekçilerin aleyhine çıkarılan yasalar, denetimsizlik, alınmayan önlemler, baskı ve güvencesiz çalışma koşullarıyla şekilleniyor. İktidar iş cinayetlerini "fıtrat" ve "kader" ile açıklarken, her gün “en az” 5 işçi, iş cinayetlerinde yaşamını yitirmeye devam ediyor.
Hal böyleyken, çalışma hayatında daha fazla rol olmaya başlayan emeklilerin de iş cinayeti nedeniyle yaşamını yitirmesinde artış gözlemleniyor.
İSİG Meclisi’nin açıkladığı iş cinayeti raporlarına göre içinde bulunduğumuz yılın ilk beş ayında en az 738 işçi, iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Hayatını kaybeden işçilerin yaklaşık yüzde 31’i emeklilik çağında ya da emekli olduğu halde çalışmak zorunda kalan yaş grubunda yer aldı. 50 ila 64 yaş aralığında 186, 65 yaş ve üzeri 40 işçi beş ay içinde hayatını kaybetti.
Geçen senenin aynı döneminde 730 iş cinayeti işlendi ve bu cinayetlerin de yüzde 26'sını 50 yaş ve üzerindeki işçiler oluşturdu. 50-64 yaş aralığında 156, 65 yaş ve üzeri 36 işçi, iş cinayetlerinde yaşamını yitirmişti.
2022 yılının Ocak-Mayıs dönemini kapsayan aralığında da 51-64 yaş aralığında 143, 65 yaş ve üstü 43 işçi hayatını kaybetti. 2022'nin ilk beş ayında meydana gelen 646 iş cinayetinin, yüzde yüzde 29'u 51 yaş ve üzeri işçilerin hayatını kaybettiği cinayetlerden oluştu.