“Çok iyi bir çocuktu, tertemizdi. Oto yıkamada çalışıyordu. Bir gelecek kurma derdindeydi. Ama son zamanlarda değişmeye başlamıştı. Oto yıkama dükkanı açmak, hızlıca para kazanmak istiyordu. ‘Çalışarak para biriktiremezsin, baba,’ diyordu. Son zamanlarda kolay para kazanmanın derdine düşmüştü…”

Bu sözler, 17 yaşında çetelere bulaşan, 18 yaşında ise tutuklanan Mert’in babasına ait…

Türkiye’de artan işsizlik ve yoksulluk, çocukları suç örgütlerinin ağına sürüklüyor. Üniversite mezunları asgari ücretle çalışırken, mafya liderlerinin lüks hayatları televizyonlarda gösteriliyor. Güç ve para gösterisi çocukları ve gençleri etkiliyor. Bu tablo içinde çıkış yolunu yanlış yerde arayanların sonu ya mezar ya da cezaevi oluyor. Bunun son örneği 18 yaşına yeni giren Mert. İsmini değiştirdiğimiz Mert, oto yıkamada çalışırken Kur’an kursunda tanıştığı kişiler aracılığıyla Abdurrahman Ay’ın liderliğindeki suç örgütüne bulaştı.

Kim bu Abdurrahman Ay?
Çetenin adı ilk kez Halil Ay üzerinden duyuldu. 2023’te Haliç Köprüsü’nde yapılan suikasttan sağ kurtulan Halil Ay, daha sonra Fransa’da Daltonlar Çetesi tarafından öldürüldü. Halil Ay’ın ölümünün ardından kuzenleri Muhammed ve Abdurrahman Ay kardeşler örgütün başına geçti. Şu anda firari olan bu iki kardeş hakkında en az dokuz ayrı dava dosyası bulunuyor. Bu dosyalardan biri Küçükçekmece 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülüyor. İddianameye göre 24 sanık; yağma, kasten öldürme, örgüt üyeliği, ruhsatsız silah bulundurma gibi suçlardan yargılanacak. İlk duruşma 30 Ekim’de görülecek.

Tetikçiye 100 bin TL
İddianamede yer alan suçlamalar arasında Başakşehir’de iş yerlerine el bombası atılması ve silahlı saldırılar var. “50 milyon dolar ceza kestik, bu parayı vermezsen oğlunu ve seni öldürürüz” mesajları gönderilen iş yerlerinin kurşunlandığı bilgisinin yer aldığı iddianameye göre çete liderleri, yurt dışından telefonla elemanlarına talimat veriyor. “Başakşehir’de bir iş yeri var, oraya el bombası atarsanız size sahip çıkarım, para veririm” denilen tetikçiye işi kabul ettiğinde 100 bin TL gönderildiği belirtiliyor. İddianamede bir şüpheli, “Bize işler verilecekti, evde beraber yakalandığım şahıslarla bu işleri yapacaktık, bu maksatla evde bulunuyorduk” sözleri çete faaliyetini de ortaya koyuyor.

14 yaşındaki tetikçi!
Dosyada, çetenin tetikçiliğini, gözaltına alındığında henüz 14 yaşında olan Suriyeli bir çocuğun yaptığı ayrıntısı var. Uyuşturucu ve silah taşıma gibi işler ise daha önce suça karışmamış çocuklara ve gençlere verilmiş. O gençlerden biri de Mert. İddianamede Mert hakkında şu değerlendirme yer alıyor: “Şüphelinin olaylarla bağlantısı tespit edilememiş olsa da örgütün hiyerarşisi içinde bulunduğu anlaşılmıştır.” Bu yüzden gözaltına alınan Mert, tutuklandı ve 10 aydır cezaevinde.

‘Mert tertemiz bir çocuktu’
Peki Mert gibi gençler bu suç örgütlerinin ağına nasıl düşüyor? Bunun yanıtını Mert’in babası veriyor. Babası, yaşadıkları süreci şu sözlerle anlatıyor: “Ben inşaat işçisiyim, çocuklarım için yaz kış çalıştım. Emeğimle para kazanıyorum. Mert’i duyduğumda başımdan kaynar sular döküldü. Mert, 5 çocuğumdan ortancasıydı. Çok iyi bir çocuktu. Kur’an kursuna gidiyordu. Oto yıkamada çalışmaya başlayınca ayrıldı. Ama Esenyurt’ta gittiği bu Kur’an kursunda bu çetenin içinden biriyle arkadaş olmuş. Onunla arkadaş olduktan sonra çocuğum değişmeye başladı. İzlediği dizilerden tutun da kılığına kıyafetine kadar… Her şey o kadar hızlı gelişti ki biz müdahale edemedik.”

‘İş yerinde sanıyorduk cezaevinde çıktı’
Mert’in bazen çalıştığı oto yıkamacıda kaldığını anlatan baba “İlk gün gelmeyince yine orada kaldı diye düşündük. Çalıştığı yere gittim, arkadaşlarını aradım, bulamadık. Baktık olmayacak karakola gidip kayıp başvurusunda bulunduk. Sonra bizi arayıp ‘oğlun cezaevinde’ dediler. Henüz 18’ine yeni Mert” diye konuştu. Oto yıkamada çalışırken Mert’in iş yeri açmak istediğini kendisine söylediğini belirten baba ‘Biraz işi öğren açarım sana bu yeri’ desem de o “Çalışarak para biriktiremezsin baba” diyordu. Mert’in tutuklanmadan4-5 ay önce kolay para kazanmanın derdine düştüğünü belirten baba “Kim aklına bunları soktu, işin içinden çıkamıyorum” diye konuştu.

‘Çeteler içeride de rahat bırakmıyor’
Cezaevinde görüştüğü oğlunun kendisine “Bir şey yapmadım ben. Operasyonun olduğu gün arkadaşlara misafirliğe gittim. Evdeki kişiler aranıyormuş. Operasyon yapılınca hepimizi aldılar” dediğini aktaran baba, en büyük endişesinin oğlunun cezaevinde çete bağlantısından kopamayacağı olduğunu dile getirerek en son kendisine ‘Avukatıma söyle benim yerimi değiştirsin’ dediğini söyledi.

‘Çocuğumu çetelere yem etmeyeceğim’
Yaşadıklarından sonra eşinin ve tüm ailenin perişan olduğunu, aklında “Nasıl böyle bir şey oldu? Çocuğum nasıl bunlara bulaştı?​” sorusu olduğunu dile getiren baba, zengin olmadıklarını ama oğlunun aç, açıkta da olmadığını belirterek bu yaşadıklarına anlam veremiyor. Hayatlarında ilk kez cezaevi yüzü gördüklerini anlatan baba “Ne yapacağımızı da bilmiyoruz. Avukat tuttuk, masrafları çok ağır. Her hafta cezaevine çocuğumun görüşüne gidiyorum. Çocuğumu o çetelere yem etmeyeceğim. Onu kurtarmak için elimden geleni yapacağım” dedi.

‘Çeteden kopmak isteyen tehdit ediliyor’
Mert’in avukatı, çetelerin cezaevinde de haberleşme sistemi kurduğunu söylüyor. Çete üyelerinin çete avukatları aracılığıyla görüşmek istediğini, bir gün belirleyerek revire çıktıklarını anlatan avukat “Revire çıkmadan önce cezaevindeki nezarethanede bekliyorlar. Bu esnada örgüt üyeleri de nezarethanenin içerisinde görüşmüş oluyorlar” dedi. Çeteden kopmak ve gerçekleri anlatmak isteyen Mert’in çete üyeleri tarafından tehdit edildiğini aktaran avukat “Bunun üzerine benimle (ailenin tuttuğu özel avukat) bir daha görüşmek istemediğini ailesine iletti” dedi. 18 yaşından küçük veya sabıkasız çocuklara kuryelik yaptırıldığını aktaran avukat “Genelde araması, suç kaydı olmayan çocukları kullanıyorlar” diye konuştu.

202 bin çocuk suça sürüklendi
Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) 2024 verilerine göre güvenlik birimlerine gelen ya da getirilen çocukların karıştığı olay sayısı bir yılda yüzde 9.8 artarak 612 bin 651’e ulaştı. 202 bin 785 çocuk kanunlarda suç sayılan fiilleri işlediği iddiasıyla kayıtlara geçti. Suça sürüklenen çocukların yüzde 40.4’ü yaralama, yüzde 16.6’sı hırsızlık, yüzde 8.2’si uyuşturucu madde kullanımı ve ticareti nedeniyle işlem gördü. 279 bin 620 çocuk ise mağdur olarak güvenlik birimlerine geldi; bunların yüzde 55.3’ü yaralama, yüzde 10.8’i cinsel suçlar nedeniyle.

Eylem Nazlıer / Evrensel